Anadolu Ajansı ve Global İletişim ortaklığında 13. Kazan Zirvesi kapsamında gerçekleştirilen "Birliğe giden yol. Düzenleme ve Yasal Standartlar ile İİT Üyesi Ülkelerle İş Birliği Çerçevesinde Helal Altyapı" başlıklı oturumda uluslararası ticarette helal belgelendirme faaliyetlerinin önemi ele alındı.
SOYLU: HELAL SERTİFİKALARA TALEP ARTIYOR
Güvenilir helal sertifikasının herkesin helal ürünlere erişimini garanti ettiğini belirten Zafer Soylu, "Bu nedenle helal belgelendirme, esas olarak tüketiciler ve diğer paydaşlar arasında bir güven unsurudur. Helal sertifikası, uluslararası pazarlardaki fırsatlara erişim tanırken yerel pazarlarda fiyat, ürün ve hizmetlerde rekabet avantajı sağlar." diye konuştu.
Türkiye'nin bu alandaki tecrübesine dikkat çeken Soylu, şunları kaydetti:
"Türkiye, gelişmiş bir altyapıya sahip. Gıda, turizm, ilaç sektörü gibi helal sertifikasına tabi olabilecek birçok alanda öncü. HAK'ın kurulmasıyla ülkemizin köklü bir kalite altyapısını kullanarak çok kısa bir sürede helal endüstrisi sektöründe güvenilir bir belgelendirme sisteminin tesisinde önemli ilerlemeler katettiğimizi söylemek isterim. Faaliyetlerimize başladıktan üç yıl sonra, şimdi gıda sektörünün yanı sıra kozmetik, turizm, laboratuvar ve kişisel belgelendirme alanlarında helal akreditasyonu için hizmet veriyoruz."
Soylu, helal belgelendirme faaliyetlerinin üreticiler için maliyetleri artırarak, zaman ve emek süreci yaratarak uluslararası ticarete teknik engel oluşturmasının önüne geçilmesi gerektiğini belirterek, "İhtiyacımız olan şey, tüketicilerin, üreticilerin, hizmet sağlayıcıların ve hükümetlerin tüm ihtiyaçlarını karşılayan bütünsel bir helal belgelendirme yaklaşımıdır." değerlendirmesinde bulundu.
Soylu, helal belgelendirme mekanizmasının uygulanabilir, anlaşılır ve tercih edilebilir standartlar kullanması gerektiğini vurguladı.