'Koruyucu Aile Modeli’ kimsesiz çocukları yuvaya kavuşturuyor

Profesyonel kayakçılığın yanı sıra dalış eğitmenliği de yapan Gaye Dülger, koruyucu annelik yolculuğunu AA muhabirine anlattı. Dalış eğitmeni olarak 25 yıldır çalıştığını belirten Dülger, 600'ün üzerinde dalış profesyoneli yetiştirdiğini söyledi. Kayak sporuna ise dalış kariyerinden önce, 5 yaşında başladığını ve 15 yıl profesyonel olarak uğraştığını aktaran Dülger, 6 yaşından itibaren yarışmalara katıldığını belirtti. Gaye Dülger, 15 sene yarıştığını, 5 kez Türkiye şampiyonu olduğunu, bölge ve il birincilik, ikincilik ödülleri bulunduğunu aktardı. Renkli ve adrenalin dolu bir yaşamı olduğunu söyleyen Dülger, 10 yıldır motosikletle şehirlerarası, uluslararası seyahatler yaptığını da anlattı. "Kızımı ilk kucağıma aldığımda 5 aylıktı" 46 yaşındaki Gaye Dülger, 20 yaşından beri evlat edinmeyi istediğini, 2019'da evlendikten sonra eşiyle birlikte koruyucu aile olmaya karar verdiklerini dile getirdi. Koruyucu aile olduktan sonra hayatlarının her günün bir öncekinden daha renkli hale geldiğini ifade eden Dülger, "Önceden de çok renkliydi hayatım ama biz o renklere alışmıştık artık. Ben onları, hayatımın bir parçası olarak görüyorum. Günlük yaşamımda hep spor yapıyorum, kış aylarında kayağa gidiyorum, yazın sürekli dalıyorum. Dalış zaten hayatımın bir parçası. Şimdi kızım olunca da her şeyi yine onunla birlikte yapıyorum. Kızımı ilk kucağıma aldığımda 5 aylıktı, çok minik bir bebekti, şimdi 13 aylık." diye konuştu. Dülger, İlda'nın gelecekte yetenekleri doğrultusunda, sevdiği bir alana yönlenmesini istediğini dile getirerek anneliğin yaşamında, en güzel ve en anlamlı renk olduğunu vurguladı. "Ağabeyi gitar çalıyor, kızımız dans ediyor" Evlat edinmek istediklerinde koruyucu ailelik kavramından haberlerinin olmadığını, bunu sonradan öğrendiklerini anlatan Dülger, hem koruyucu aile hem de evlat edinmek için aynı anda başvuruda bulunduklarını söyledi. Dülger, eşinin önceki evliliğinden bir oğlu olduğunu belirterek şöyle devam etti: "Önce koruyucu aileliğin nasıl olduğunu öğrendik. Başvurumuzu yapmadan önce eşimin oğluna da bu konuyu danıştık. Çünkü bir kardeş gelip gelmemesi, onunla birlikte hayatının geri kalanını sürdürmeyi isteyip istememesi bizim için çok önemliydi. Oğlumuz da bizi çok mutlu etti, çok şaşırmadık, çünkü o duygularıyla yaşayan çok güzel kalpli bir çocuk. Çok büyük bir sevgiyle yaklaştı, çok istedi ve 'Onu çok sevmemiz lazım. Ona da bana bakabildiğiniz gibi bakabilecek misiniz, bana sağladığınız imkanları sağlayabilecek misiniz?' dedi. Bizi o kadar mutlu etti ve yüreklendirdi. Şanslıyız, bu kadar iyi kalpli bir oğlumuz olduğu için." Oğullarıyla heyecan ve sabırsızlıkla, ailelerinin dördüncü bireyini beklediklerini, kızlarının geldiği günün bayram havasında geçtiğini dile getiren Gaye Dülger, "Şimdi birlikte oyun oynuyorlar. Ağabeyi gitar çalarken kızımız dans ediyor. Çok güzel bir ilişkileri var." ifadesini kullandı. Gaye Dülger, bildiği her şeyi kızına öğretmek istediğini belirterek "Her şeyiyle ben ilgileniyorum. Yaklaşık 6'ncı aya geldiğinde yavaş yavaş yüzmeye başladı. Bana tutunarak kolluksuz bir şekilde yüzüyor, dalıp çıkıyor. Önümüzdeki sene bağımsız olarak yüzebilecek." diye konuştu. Dağda, denizde, ovada her yere birlikte gideceklerini ve her faaliyeti birlikte yapacaklarını ifade eden Dülger, "İşe de benimle geliyor, ben çalışırken o da yanımda oyun oynuyor. Toplantılara birlikte katılıyoruz. Bizimle tekneye dalış eğitimlerine geliyor. Bu kış kayağa da birlikte gideceğiz ve kangurunun içinde benimle birlikte gezecek." dedi.