PLANLAR YAPILIRKEN FIRSAT EŞİTLİĞİNİN KOLLANMASI ÖNEMLİKAGİDER Başkanı Emine Erdem açılış konuşmasında, Türkiye ekonomisinin %8’ini temsil eden dernek üyelerinin görüş, talep ve sorularını paylaşırken, şunları söyledi:“Ekonomiyi, üretimi, ticareti yeniden canlandıracak önlemler planlanırken, ekonomideki kadın varlığını geriye götürmemek, tam tersine, korumak ve güçlendirmek lazım. Politikalar, önlemler planlanırken ve uygulanırken cinsiyetler arasında fırsat eşitliğini kollamaya dikkat edilmesi büyük bir gereklilik. İstihdamda, girişimcilikte, ticarette kadınların önündeki dezavantajların kaldırılması bizim de taleplerimiz, beklentilerimiz arasında. Sadece Türkiye’nin değil bütün ülkelerin COVID-19 krizini atlatmaları ve yeniden kalkınma yoluna girmeleri, bu sürece herkesi eşit şekilde dâhil etmekle mümkün olacak. Kadınların ekonomideki varlığını ve gücünü artırabildiğimiz ölçüde gelecekteki benzer şoklara karşı ekonominin direnci de güçlenecek.”TEDBİRİ ELDEN BIRAKMAYIP DUYARLI OLURSAN BAŞARIYLA ATLATACAĞIZTBMM Dilekçe Komisyonu Başkanı ve İstanbul milletvekili Av. M. Belma Satır ise şu açıklamalarda bulundu: “Zor bir dönemden geçiyoruz ancak ülkemizde iyi yönetilen bir süreç oldu. Hükümetimiz, ilgili bakanlıklarımız, iş insanlarımız ve tabi ki vatandaşlarımız gerekli hassasiyeti gösterdi. İş dünyası ile ilgili bakanlıklarımız iletişim halinde uyumlu bir şekilde çalıştılar, Önümüzdeki günlerde tedbiri elden bırakmayarak maske, mesafe ve temizlik kuralları ile Sağlık Bakanlığı önerilerini dikkate alarak süreci başarıyla atlatacağımız kanaatindeyim.”T.C. Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan ise pandemi sürecinde sağlık alanında verilen başarılı mücadelenin ekonomi ve ticaret alanında da verilmesinde kararlı olunduğunu belirtti. Salgını en iyi şekilde yöneten ülkelerin salgın sonrasındaki küresel ekonomide daha güçlü yer alacaklarına dair düşüncesini vurgulayan Bakan Pekcan, “Türkiye’nin eğitimli ve genç nüfusunun dinamizmi, Avrupa’ya yakın jeolojik konumu, üretim kapasitesi ve Avrupa standartlarında yaptığı kaliteli üretimle bu süreçte ayrışmasını öngörüyoruz” dedi. KADIN GİRİŞİMCİLER PANDEMİ KOŞULLARINA ÇOK HIZLI ADAPTE OLDUBakan Pekcan, pandemi sürecinde kadın girişimcilerin ihtiyaçlarını gözettiklerini belirterek şu açıklamalarda bulundu:“WeConnect’in nisan ayında daha çok kadın girişimcilere yönelik yaptığı ankette katılımcıların %87’sinin pandemiden olumsuz yönde etkilendiği ortaya çıkmış. %43’ü ise iletişim kuramadığı için müşteri kaybına uğradığını belirtmiş. Bütün dünyada yeni bir süreçten geçtiğimiz bu dönemde, bunlar beklenen rakamlar. Araştırma aynı zamanda kadınların her zaman olduğu gibi bu sürece de hızla adapte olma kabiliyetlerini ortaya koyuyor. Katılımcıların %42’si işletmelerini bu süreçte dijital ortama taşımış. %37’si küresel ihtiyaçları da baz alarak yeni iş alanlarına yönelmiş, %32’si de yeni iş ağları geliştirmeye yönelmiş. Kadın girişimcilerin %16’sı da yeni ürün ve hizmetler geliştirmeye odaklanmış. Bu tablo, kadınların dinamizmini ve bulundukları ortama uyum sağlama kapasiteleri, yeni koşullara sağladıkları uyum hızını gösteriyor. Bu üretkenlikleri ve yaratıcılıkları ile dünya ekonomisinde pozitif ayrışacaklarını görüyoruz. Bizim bakanlıklarımızın vereceği destekler ve kadın girişimci odaklı sivil toplum kuruluşlarının desteğiyle bu süreçte kadın girişimcilere pozitif ayrımcılık yapacağız.”KADIN GİRİŞİMCİ VE İHRACATÇI NETWORK PLATFORMLARI KURACAĞIZPekcan, sözlerine şu ifadelerle devam etti: “Kadın girişimcilerin %19’u işletmelerini dijital ortama taşıması gerektiğinin farkında olduğunu ama nasıl yapacağını bilemediğini belirtiyorlar. %20’si ise bunun için kime ve nasıl başvuracağını bilmediği sonucu ortaya çıkıyor. Benzer bir ihtiyacın yoğun şekilde hissedildiğinin farkında olarak, bakanlığımızın Sanal Ticaret Akademi’sine odaklandık. Akademi eğitimlerinden faydalanan 20 bin üyemiz oldu, 3 bini aşkın sertifika verdik. Önümüzdeki dönemde ulusal kadın girişimci network platformunu hem de kadın ihracatçı fiziki network platformunu oluşturmak için gayret sarf ediyoruz.”YERLİ ÜRETİME DAHA ÇOK AĞIRLIK VERİLMELİBakan Pekcan, konuşmasında ayrıca yerli üreticiyi korumak için yürürlüğe konulan uygulamalardan bahsetti: “Pandemi sürecinden çıkış Uzak Doğu’daki ülkelerde çok daha hızlı. Ama kendi pazarlarında talep daralması olduğu için bu ülkelerde arz fazlası oluştu. Bu arz fazlasını daha düşük fiyatlara diğer ülkelere ihracat yönüne yöneldiler. Biz de kendi yerli yöneticimizi korumak adına ilave gümrük vergilerini uygulamaya aldık. Dünya Ticaret Örgütü kurallarına uygun olan bütün bu korumacı önlemleri almak zorundayız. Burada amacımız yerli üreticiyi korumak. Türkiye’de üretimi mümkün ürünlerde Uzak Doğu’ya bağımlı hale geldiğimiz örnekler var. Yerli üretime daha çok yönelmemiz lazım. Yerel paralarla ticareti öne çıkarmak üzere Kore Ticaret Bakanı, Çin Ticaret Bakanı ile görüştüm, bakan yardımcımızın görüşmeleri oldu. Bölgesel iş konseyi başkanlarımız ve bölgeyle çalışan iş dünyasıyla da bir araya gelerek rezerv para birimlerine bağlılığın azaltılması ve ülkelerin ekonomik kırılganlıklarının giderilmesi için yeni düzende yeni uygulamaları başlatmak üzere çalışıyoruz.”
